Astana anlaşması ve süreci özellikle son zamanlarda basına düşen konulardan bir tanesi. Bütün dünyanın gözünü diktiği ve tartıştığı bu konu ile ilgili bilinmesi gereken bazı konuları sizler için araştırarak sayfamıza koyduk.
Neden Astana!
Astana Kazakistan’ın başkentidir. Suriye rejimiyle sahadaki silahlı muhalefeti buluşturacak toplantıya ev sahipliği yaptı. Astana böyle bir toplantıya neden ev sahipliği yaptı? Kazakistan, hem Suriye’deki krize doğrudan müdâhil olan Rusya, İran ve Türkiye ile iyi ilişkilere sahiptir. diğer taraftan Kazakistan, dünyada kendisini “tarafsız bir arabulucu” olarak konumlandırmak istedi.Kendisini uluslararası sorunlarda uzlaştırıcı ülke olarak tanımlandıran
Kazak lider Nazarbayev, ülkesinin etki alanını da genişletmek istedi.
Kazakistan ekonomik ve siyasi olarak Rusya ile iç içe girmiştir. kendisi üzerindeki Rus etkisini diğer ülkelerle iyi ilişkiler kurarak dengelemek istiyor.
Astana ve Tahran ilişkileri: iki ülke arasında hem ekonomik hem siyasi anlamda bir gelişme var. İki ülke arasındaki ticaret hacmi 1 milyar dolar civarında bulunuyor.
Kazak-Türk ilişkileri: Kazakistan’ın bağımsızlığını elde etmesinden iyi bir seyir izledi. Kazak lider Nursultan Nazarbayev, Türkiye'de ki
15 Temmuz darbe girişiminden sonra Türkiye’yi ziyaret eden ilk devlet başkanıdır.
Çankaya Üniversitesi Uluslararası Ticaret Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mahir Nakip ise neden astana sorusunu şöyle dile getiriyor;"Neden Astana sorusunun cevabına gelince, öncelikle Kazakistan'ın tarafsız ve barış yanlısı tutumunun öne çıktığını belirtmek gerekir. Kazakistan, uluslararası çatışmalarda taraf olmayı değil, arabulucu olmayı tercih eden ve bugüne kadar Suriye meselesi dahil, dünyanın birçok ülkesinin yaşadığı çatışmalara angaje olmayan, tarafsız kimliği ile biliniyor. Bu sebeple Astana, barış görüşmelerinde bir tesadüf değil. Astana bugüne kadar üstlendiği birçok arabuluculuk misyonunu başarıyla yerine getirdi."
Rusya ve Türkiye, Suriye’de dört güvenli bölge oluşturulmasına yönelik anlaşmanın tam metnini yayınladı. Rusya, Türkiye ve İran’ın Astana’da 3-4 Mayıs tarihlerinde imzaladığı anlaşmanın Rusya Dışişleri Bakanlığı’nın internet sitesinden yayınlanan anlaşmanın tam metni şöyle:“İran İslam Cumhuriyeti, Rusya Federasyonu ve Türkiye Cumhuriyeti, Suriye Arap Cumhuriyeti’ndeki ateşkesin garantörü olarak, BMGK’nın 2254 (2015) numaralı, Suriye’nin toprak bütünlüğünü, bağımsızlığını ve egemenliğinin korunmasını öngören kararı doğrultusunda, Suriye’deki çatışmaların durdurulması ve sivillerin güvenliğini sağlamak amacıyla aşağıdakiler hususunda mutabık kalmıştır:
‘ALTI AY SONRA YENİLENEBİLİR’
1- Suriye’de şiddetin en kısa zamanda durdurulması, insani durumun daha iyi hale getirilmesi ve krize yönelik siyasi bir çözümün bulunması için uygun koşullar yaratmak amacıyla ülkede şu bölgelerde güvenli bölge oluşturulacak: İdlib ve civarındaki Lazkiye, Hama ve Halep viyaletlerinin belirli bölgeleri, Humus vilayetinin kuzeyindeki belirli bir bölge, Doğu Guta, Suriye’nin güneyindeki belirli bölgeler (Dera ve Kuneytra vilayeti). Güvenli bölgeler ve güvenlik şeridi oluşturulması 6 ay sürecek geçici bir önlem olup, garantör ülkelerin mutabakatı doğrultusunda otomatik olarak devam edecektir.
‘İNSANİ YARDIM ULAŞTIRILACAK’
2- Güvenli bölgelerde, çatışan taraflar arasındaki (Suriye hükümeti ve silahlı muhalif gruplar), hava saldırıları da dahil olmak üzere her türlü silah kullanımı durdurulacak; hızlı, güvenli ve engelsiz şekilde insani yardımın ulaştırılması sağlanacak; halka tıbbi yardım ve vatandaşların öncelikli ihtiyaçlarının sağlanması için koşullar yaratılacak; su ve enerji altyapıları başta olmak üzere tüm altyapıların restore edilmesi için tedbirler alınacak; sığınmacıların ve ülke içinde yer değiştiren kişilerin gönüllü ve güvenli bir şekilde geri dönmesi için koşullar oluşturulacak.
‘GÜVENLİK ŞERİTLERİ’
3- Güvenli bölgelerin sınırları boyunca çatışan taraflar arasında çarpışmaları önlemek amacıyla güvenlik şeritleri oluşturulacak.
‘KONTROL NOKTALARINI GARANTÖRLER YÖNETECEK’
4- Güvenlik şeritlerinde: sivillerin silahsız şekilde, engellenmeden yer değiştirmesi, insani yardım sevkıyatı ve ekonomik faaliyetlerin yerine getirilmesi için kontrol noktaları; ateşkes rejimine riayetin sağlanması için gözlem noktaları yer alacak. Kontrol ve gözlem noktalarındaki çalışmalar ve güvenli bölgelerin yönetimi Garantör ülkeler tarafından mutabakata dayalı olarak gerçekleştirilecek. Gerekli görüldüğü takdirde, Garantör ülkelerin mutabakatı dahilindeüçüncü taraflar da katılabilecek.
‘IŞİD VE EL NUSRA’YA KARŞI TEDBİR’
5- Garantör ülkeler: ateşkes rejiminin çatışan taraflar tarafından uygulanmasını sağlamak için gerekli tüm tedbirleri alacağını; güvenli bölgelerin içerisi ve dışarısında IŞİD, El Nusra ve El Kaide veya IŞİD ile ve BMGK tarafından terör örgütü olarak kabul edilen tüm örgütlerle bağlantılı her türlü kişi, grup, oluşum, kuruluşlarla mücadeleyi sürdürmeye yönelik tüm tedbirleri alacağını; şimdiye kadar katılmamış olan silahlı grupların ateşkes rejimine katılmalarını sağlamaya yönelik çabalarına devam edeceğini taahhüt eder.
‘ORTAK ÇALIŞMA GRUBU’
6- Güvenli bölgeler ve güvenlik şeritlerinin sınırlarını belirlenmesi ve Anlaşmanın yerine getirilmesine yönelik tüm işlevsel ve teknik konuların çözümü için Garantör ülkeler, Anlaşmanın imzalanmasının ardından iki hafta içinde yetkilendirildikleri temsilcilerinden oluşan ortak bir çalışma grubu kuracak.Garantör ülkeler güvenli bölgelerin ve güvenlik şeridinin haritalarını çıkarılmasına yönelik çalışmaların tamamlanması ve işbu Anlaşmanın 5. maddesinde adı geçen terör örgütleriyle silahlı muhaliflerin birbirinden ayrılması için 4 Haziran 2017’ye kadar adımlar atacak.Aynı tarihe kadar Ortak çalışma grubu, Garantör ülkelerin onayını almak üzere, güvenli bölgeler ve güvenlik şeridine yönelik oluşturulan haritaların yanı sıra çalışma grubunun tanzimine yönelik taslak hazırlayacak.Ortak çalışma grubu Astana’da gerçekleştirilen Suriye görüşmelerinin faaliyetleri konusunda rapor verecek.İşbu Anlaşma, imzalanmasından sonraki gün yürürlüğe girecek.”
İstifa Edilen Kaynak: Sputnik Türkiye